BASINDAN GÜNCEL HABER ÖZETLERİ

(HÜRRİYET GAZETESİ) 21 Haziran 1999, Pazartesi
Son kale de düştü
Çiller, artık Başkanlık Divanı'na da hakim değil.
Genel Başkan Yardımcıları Rıza Akçalı, Cihan Paçacı ve İsmail Karakuyu da Çiller'e sırtını çevirdi. Genel Sekreter Nurhan Tekinel de, ‘‘Önce partim’’ diyerek, Çiller'den kopma sinyalleri verdi. 18 Nisan'daki seçim hezimetinin sorumlusu ilan edilen DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, son kalesi olan Başkanlık Divanı'nda da yalnız kaldı. 10 genel başkan yardımcısının oluşturduğu Başkanlık Divanı'nın büyük bölümü Çiller'e sırtını döndü. Çiller'i savunanlar arasında sadece Hasan Ekinci ve Mehmet Gölhan kaldı. Diğer genel başkan yardımcıları ise ‘Bu iş Tansu Hanım’la olmaz' noktasına geldi. Böylece Çiller, parti içindeki en etkin olduğu Başkanlık Divanı'na da söz geçiremez hale düştü. Genel Başkan Yardımcıları Rıza Akçalı, Cihan Paçacı ve İsmail Karakuyu, Çiller'e en ağır darbeyi vurdular. Olağanüstü kongreye gidilmesi için Çiller'e karşı bir gizli kadro hareketi oluşturan DYP kurmayları, hareketlerinin ismini de, ‘Partiyi Toparlama ve Restorasyon Hareketi’ koydular. Necmettin Cevheri ve Köksal Toptan ekibinden bağımsız çalışan ekip, olağanüstü kongre için eksik imzaları toplamaya da karar verdi. Böylece Çiller'in olağanüstü kongrede düşürülmesi yolunda çok önemli bir adım atıldı. Ekip, olağanüstü kongrede genel başkan adayı çıkarmayı da düşünüyor. Meral Akşener'in Genel Başkan Yardımcılığı'ndan istifa etmesinden sonra DYP'li kurmaylar İsmail Karakuyu, Cihan Paçacı, Ali Şevki Erek, Hayri Kozakçıoğlu, Rıza Akçalı ve Nahit Menteşe de, ‘Çiller’siz DYP' formülüne sıcak bakmaya başladılar. Çiller'e olan bağlılığı ile bilinen Genel Sekreter Nurhan Tekinel de yakın çevresine, ‘‘Önce partim’’ diyerek, kopuşun işaretini verdi. DYP'li bir kurmay Hürriyet'e, Başkanlık Divanı'nın havasını şu sözlerle yansıttı: ÇİLLER'LE ARTIK YÜRÜMEZ ‘‘Bu işin Tansu Çiller'le yürümeyeceğini biliyoruz. Ancak muhalefet şimdilik güçlü değil ve adı lider olarak geçenler bize umut vermiyor. O yüzden bir süre daha bekleyip görelim. Çiller'e karşı güven bunalımına girdik. Mesele Çiller'in gidişi ise o hemen yapılabilir. Önemli olan Çiller'in ve parti yönetiminin yerine gelecek yapı. Bizi bu konu düşündürüyor.’’ Başkanlık Divanı'ndaki çatlağı bilen muhalefet cephesi de, Çiller'in son kalesini içten çökertmek için sürekli faaliyet gösteriyor. Necmettin Cevheri ve Köksal Toptan, bazı genel başkan yardımcıları ile doğrudan temasa geçiyor. Başkanlık Divanı üyeleri ile bazı milletvekilleri de kendi aralarında toplantılar yapıyorlar. Diyarbakır Milletvekili Salim Ensarioğlu da bürosunda toplantılar düzenleyerek Çiller'in devrilmesi için hareket başlattı. Eski milletvekilleri Çiller'e bayrak açarken, Erzurum Milletvekili Zeki Ertugay, Denizli Milletvekili Mehmet Gözlükaya da Çiller'i çizdiklerini söylediler. Çiller'i Genelkurmay eski Başkanı ve Kilis Milletvekili Doğan Güreş de yalnız bıraktı. DYP'li önemli bir kaynak, ‘Çiller tak emreder, ben şak yaparım’ cümlesiyle ünlenen Güreş'in de bir yakınına ‘çok rahatsız’ olduğunu açıklarken, ‘‘Tansu Hanım'a eski inancım kalmadı’’ dediği belirtildi. Güreş'in, istifasının ardından Akşener'e, ‘‘O benim kızımdır, her zaman yanındayım’’ dediği bildirildi.


(HÜRRİYET GAZETESİ) 27 Haziran 1999, Pazar
Muhalefet Çiller'e karşı tek yumruk
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'i koltuğundan indirmek için harekete geçen parti içindeki muhalefet cephesi, tarihi bir uzlaşma yaptı. Ayrı ayrı çalışan muhalefetin öncü isimleri Necmettin Cevheri, Köksal Toptan, Mehmet Ağar ve Yalım Erez, Çiller karşıtı muhalefeti tek çatı altında toplamak için anlaştılar. Tarihi anlaşmaya göre, muhalefeti, Çiller'e bayrak açan genel başkan yardımcılarının yeraldığı DYP Başkanlık Divanı temsil edecek. Anlaşmanın ilk adımı olarak, olağanüstü kongre için kişisel olarak toplanan imzalar tek elde toplandı. Cevheri, Toptan, Ağar ve Erez'in desteği ile toplanan imzalar, anlaşma gereği Başkanlık Divanı'na teslim edildi. Organize bir şekilde hareket etmeye başlayan muhalefet cephesi, Çiller'e karşı ‘kurumsal mücadele’ başlattı.
50 BAŞKANDAN DESTEK
Böylelikle, Çiller'in parti hukuku ve taban desteği ile devrilmesinin de önü açıldı. Başkanlık Divanı'nın muhalefetin öncülüğünü üstlenmesi üzerine, 50'ye yakın il başkanı da, muhalif genel başkan yardımcılarına telefonla ya da mesajla, olağanüstü kongre için destek sözü verdi.
GİZLİ TOPLANTI
Anlaşmanın ardından muhaliflerle, sayıları ve isimleri gizlenen imzacılar iki gün önce gizli bir toplantı yaptılar. Toplantıda, öncelikli sorunun kongre ve Çiller'in gönderilmesi olduğu vurgulanırken, genel başkan adayının kimler olacağı konusunu tartışılmadı. Ancak muhalefetin lokomotif gücü olarak yetkilendirilen Başkanlık Divanı, bu konuya da el koydu. Başkanlık Divanı, aday olmak isteyen partililerle görüşerek ortak bir isim belirleyecek. Cevheri de, muhalif bir GİK üyesine, ‘‘İlle de genel başkan adayı olmak gibi bir önceliğim olmayacak. Benim için öncelikli olan partimdir. Şartlar neyi gerektirirse onu yapmaya hazırım’’ değerlendirmesini yaptı.
HAFTA ORTASINA DİKKAT
Hafta ortasında Genel İdare Kurulu'nu (GİK) toplantıya çağırarak, olağanüstü kongre kararı çıkarmayı planlayan muhalefet, imzaların üstünde yeralacak metin için hukuki çalışma başlattı. Hukukçular tarafından incelenen metnin, DYP Tüzüğü'ne ve Siyasi Partiler Yasası'na uygunluğu sağlandıktan sonra metin olağanüstü kongre talebiyle Genel Merkez'e sunulacak.
ÇİLLER ŞANTAJA BAŞLADI
Genel Başkanlığa seçildiği 13 Haziran 1993 Kongresi'nden bu yana siyasal yaşamının en kapsamlı ve en zor muhalefet kuşatmasıyla karşı karşıya kalan Çiller'in ise şantaja başladığı ileri sürüldü. Çiller, imzacılara destek olan GİK üyesi ve Maliye eski Bakanı İsmet Attila'yı, muhalefetten şantaj ve tehdit yoluyla koparmak için harekete geçtiği bildirildi. Çiller'in Attila'yı, Maliye Bakanlığı döneminde, Örtülü Ödenek konusunda tehdit ettiği öne sürüldü. DYP'li kaynaklar, Çiller'in Attila'ya, ‘‘Bu imzayı atarsan, başını Örtülü Ödenek'le ilgili olarak derde sokarım’’ dediğini iddia ettiler. Çiller'e 30 milyonluk dava DYP'nin eski Basın Müşaviri Faruk Erbil, görev yaptığı dönemde bazı alacaklarının ödenmediği iddiasıyla DYP Genel Başkanlığı aleyhine dava açtı. Erbil, Ankara Nöbetçi İş Mahkemesi'ne verdiği dava dilekçesinde, kıdem tazminatı, fazla mesai ve izin ücretlerinden ödenmediğini iddia ettiği 30 milyon liralık bölümün, faiziyle birlikte ödenmesini istedi. Avukatınca mahkemeye verilen dilekçede, Erbil'in partinin yanı sıra genel başkanın da basın danışmanlığını yürüttüğü ifade edilerek, şu iddiada bulunuldu: ‘‘Büyük bir özveriyle çalışan, zaman zaman genel başkanın zora girince ancak açıkladığı olayları -Genelkurmay Başkanlığı'na yollanan yazı gibi bile- (ben yaptım) demek onurunu gösteren müvekkilim, genel başkanın onur kırıcı davranışları karşısında istifa etmiş ve bunu keşide ettiği ihtarname ile partiye bildirmiştir. Aynı ihtarnamede yasal haklarının ödenmesini de isteyen davacıya, alacakları ödenmemiştir.’’

20 TEMMEZ 1999
HUKUK MÜCADELESİNİ DEMOKRAT TABAN KAZANDI.
 YENİ İL BAŞKANIMIZIN İSTANBUL'U ÇİLLER'İN KUKLALARINDAN GERİ ALMASI ANKARA'YI KARIŞTIRDI
HUKUK MÜCADELESİNİ DEMOKRAT TABAN KAZANDI. TEŞKİLATIMIZI TEMSİL EDEN YENİ İL BAŞKANIMIZ YALÇIN AKÇADAĞ'IN İSTANBUL'U ÇİLLER KUKLALARINDAN GERİ ALMASI ANKARA'YI KARIŞTIRDI

(MİLLİYET GAZETESİ)
DYP Çiller'siz
Muhalifler GİK toplantısı yaptı. Genel Başkanlık koltuğu ilk kez boş kaldı. Doğruyol kilitlendi...
Üç yardımcısı da katıldı
DYP'de 19 muhalif üye, Çiller'in katılmayarak engellemeye çalıştığı GİK'i ilk kez topladı. Çiller'e karşı toplantıya biri "Genel Başkanvekili" olan üç Genel Başkan Yardımcısı ve partinin Genel Muhasibi de katıldı. Çiller, "muhaliflerin onayı" olmadan partinin en yetkili organı GİK'ten karar çıkaramayacak duruma düştü.
Parti aile şirketi değil
Cevheri, Menteşe, Akçalı, Paçacı, Karakuyu ve Akşener'in de katıldığı toplantıda partinin Çiller ile iktidara taşınamayacağı vurgulandı. Menteşe, Demirel'in anıldığı GİK'te "partinin aile şirketi gibi yönetilemeyeceğini söylerken, Meral Akşener, bir dönem en yakını olan Çiller'in "yenilginin müsebbibi" olduğunu vurguladı.
Çiller’in koltuğunu boş bıraktılar
DYP'de parti içi muhalefet, Çiller'i olağanüstü kongreyi toplayarak genel başkanlıktan indirmek için harekete geçti. Çiller'e rağmen 19 muhalif üye dün Genel İdare Kurulu toplantısı düzenledi. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, GİK toplantısına katılmadı. Çiller, dilekçede imzası bulunmayan GİK üyelerini de tek tek arattırarak toplantıya katılmamalarını istedi.
DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gölhan, "Genel başkanın bugün (dün) Kamu - Sen'i ziyareti var, daha sonra Adalet Bakanı'yla görüşecek. Yarın grup toplantımız var. Ondan sonra birkaç gün içinde GİK zaten toplanacak" diyerek GİK üyelerini etkilemeye çalıştı.
GİK'in toplanması için çağrı metnine imza atan 19 GİK üyesi dün saat 14.30'da DYP Genel Merkezi'ne geldi. Necmettin Cevheri Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı'nın odasında diğer üyelerin gelmesini bekledi. 19 üyenin de gelmesinden sonra Genel İdare Kurulu salonunda bir toplantı yapıldı. Genel Başkan Yardımcısı Nahit Menteşe toplantının ardından yaptığı açıklamada, herhangi bir tertip, hizip ve dayatma içinde olmadıklarını bildirerek, toplantıya katılmayan Çiller'e "Ben olsam koşar gelirdim" diye seslendi.
Muhalif Başkanlık Divanı üyelerinin yanısıra toplantı için genel merkeze ilk önce Meral Akşener geldi. Şanlıurfa Milletvekili Necmettin Cevheri ise partiye bir grup GİK üyesi ile birlikte gelişinde alkışlarla karşılandı.
Muhaliflerin GİK salonunda yaptıkları toplantı sırasında Genel Başkan Tansu Çiller'in koltuğu boş bırakıldı.
Basına kapalı yapılan ve yaklaşık bir saat süren değerlendirme toplantısının ardından partide ikinci adam konumunda olan Siyasi İşler Başkanı Nahit Menteşe bir açıklama yaptı. Toplantının bir muhalefet toplantısı olmadığını, DYP'de muhalefet, muvafakat diye bir ayrım yapmanın doğru olmadığını bildiren Menteşe, "Bizim bir dayatma, tertip içinde olmamız asla düşünülemez. Bu toplantı ne dayatma, ne de baskındır. Hizip hali içinde değiliz" diye konuştu.
18 Nisan seçimlerinde büyük ve köklü bir parti olan DYP'nin yüzde 12'ye gerilediğini anımsatan Menteşe, toplantılarının amaçlarını ise, "Çünkü birtakım fesihler, gayri hukuki tasarruflar nedeniyle rahatsızlıklar vardır. Feshedilenler mahkeme kapısına gitmektedir" diye açıkladı.
(SABAH GAZETESİ)
DYP'ye Çiller kilidi
DYP'de kongre öncesi Genel Başkan Tansu Çiller ile muhalifleri arasındaki restleşme dün doruk noktaya ulaştı.
19 muhalifin imzasıyla toplantıya çağırılan Genel İdare Kurulu (GİK), Çiller ve yandaşı 19 üye katılmayınca karar yeter sayısı bulunamadığı için açılamadı. Muhalifler de, "Mücadeleye devam" kararı aldı. Muhalefetin sözcülüğünü üstlenen Genel Başkan Yardımcısı Nahit Menteşe, Çiller'i DYP geleneğini çiğnemekle suçladı. Muhalifler, kongreye yönelik hukuk dışı kararlar almasını engellemek amacıyla Çiller'den gelecek GİK çağrılarına uymama görüşünü de benimsedi. 38 üyeli GİK'in toplanabilmesi için 21 kişinin katılımı gerekiyor. 19 muhalifi katılmazsa, Çiller de GİK'i toplayamayacak. Böylelikle DYP'nin en önemli karar organı kilitlendi. Muhalifler saat 14.00'den itibaren gruplar halinde Genel Merkez'e gelmeye başladılar. Fevzi Şihanlıoğlu, Veli Andaç Durak ve Ergun Özdemir'le birlikte Genel Merkez'e gelen Cevheri, bina çevresinde bekleyen partililer tarafından alkışlarla karşılandı. Cevheri, Genel Merkez'e girerken, bazı partililerin Ciguli'nin parçasını söyleyip, "Bu tüccar karısı Binnaz'ı gönderin artık. Gazanız mübarek olsun" diye bağırdılar.

(ZAMAN GAZETESİ)
Demokrat Taban Hareketi
DYP lideri Tansu Çiller'e karşı bayrak açan muhalifler, önceki gün 19 GİK üyesinin yaptığı toplantının ardından, dün basın merkezlerine yazılı bir açıklama göndererek, bütün GİK üyelerine olağanüstü büyük kongre çağrısı yaptılar.
Demokrat Taban Hareketi imzasıyla gönderilen açıklamada, Tansu Çiller, Özer Çiller, Mehmet Gölhan, Hasan Ekinci, Ali Şevki Erek ve bazı GİK üyelerinin entrikaları ile DYP'nin erime sürecinde kalmasının tezgahlandığı ileri sürüldü. Olağanüstü kongre kararının engellenmesi ile değişimin önüne set çekildiği savunulan açıklamada, söz konusu kararın bir an önce alınması istendi.


(AKŞAM GAZETESİ) Seda ŞİMŞEK ,Fehmi ÇALMUK
DYP'de sinirler gergin
DYP'de parti içi muhalefetin blok olarak hareket etme yönünde somut adımlar atması, sinirleri iyice gerdi. DYP'nin dün yapılan grup toplantısında, Mardin Milletvekili Metin Musaoğlu ile Şanlıurfa Milletvekili Fevzi Şıhanlıoğlu, Çiller'in önünde birbirleri ile tartıştı. DYP'de, Çiller ile muhalefet arasında son günlerde yaşanan gerilim, dünkü grup toplantısında doruk noktasına çıktı. Toplantıda söz alan Mardin Milletvekili Metin Musaoğlu, illerde gerçekleştirilen fesih ve atamaları savundu. Muhalefeti 'hainlikle' suçlayan Musaoğlu, kendi ilini örnek göstererek, 'Mardin'den eski Milletvekili Mahmut Duyan bağımsız aday oldu. Partinin oylarını böldü. Buna rağmen Mardin'de başarılı olduk. Onun yeğeni olan il başkanının görevden alınması doğal' dedi. Musaoğlu'nun sözünü kesen Şanlıurfa Milletvekili Fevzi Şıhanlıoğlu, Mardin belediye başkan adayının da Duyan'ın amcasının oğlu olduğunu anımsatarak, DYP'nin HADEP'in oylarıyla Mardin'den milletvekili çıkardığını söyledi. Daha sonra iki milletvekili Çiller'in önünde hakaretler ederek tartıştı. Şıhanlıoğlu, kürsüye yürüdü. DYP lideri Çiller ise tartışmayı soğukkanlılıkla izledi. Birbirlerine hakaret eden iki milletvekili grup toplantısından sonra, barıştırıldı. Fesih ve atamalarla ilgili gruba bilgi veren DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gölhan, görevlendirmelerin illerin münfesih duruma düşmesinden dolayı yapıldığını vurguladı. DYP Genel Başkan Yardımcısı Hayri Kozakçıoğlu da, İstanbul'da yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi. İstanbul Milletvekili Celal Adan ile Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Sağlam, fesihler konusunda Çiller'in tek başına karar almadığını anlattılar. Yalım Erez'i eleştiren Adan, muhaliflerin parti dışındaki kişilerle ilişki kurarak, partiyi karıştırdığını iddia etti.


(RADİKAL GAZETESİ)
DYP'de işler karışık
DYP'de muhaliflerle Genel Başkan Çiller arasındaki taktik savaşı dünkü son gelişmelerle yeni bir aşamaya girdi. Muhalifler, GİK'i kendi aralarında topladı. Çiller'le kendisini destekleyen üyeler ise toplantıya gitmedi
Tansu Çiller'i genel başkanlıktan düşürmek için olağanüstü kongre kararı çıkarmaya çalışan muhalifler, gerekli imza sayısına ulaşamayınca dün Çiller'in özellikle örgütleri fesih yetkisini geri alabilme mücadelesi verdi. GİK'in 19 muhalif üyesi önceki gün verdikleri önerge doğrultusunda saat 14.30'da genel merkeze gelerek toplantının yapılmasını sağlamaya çalıştı. Sabah saatlerinden itibaren muhaliflerle temas kurmaya çalışan Çiller ise 19 kişilik bloku kırmaya uğraştı. Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gölhan da Çiller'in programının müsait olmadığını, GİK'in ise birkaç gün sonra olağan toplantıyı yapacağını duyurdu. Bu girişimlere karşın 19 üyelik blok kırılmadı ve önergede belirtilen saatte muhalifler oplandı. Muhaliflerden Necmettin Cevheri partiye gelişinde bir grup tarafından alkışlandı. Toplantı salonuna geçen üyeler genel başkanla kendisini destekleyen üyeleri bekledi. Bu sırada Genel Başkan Yardımcısı Nahit Menteşe, "Gönül isterdi ki genel başkanımız da bu toplantıya katılsın. Sorunları çözerek bütünlük halinde çıkalım. Ama olmadı. Önümüzdeki günlerde arkadaşlarımız bu masum teklife uyacaklardır. Kapıları herkese kapatarak bir yere varılmaz" dedi. 'Keşke Çiller gelseydi'
Muhalif üyeler kendi aralarında 1,5 saat süren bir toplantı yaptı. Menteşe, toplantıdan sonra yaptığı açıklamada, dayatmacı ve hizipçi olmadıklarını vurgulayarak Çiller'in GİK'e katılmamasına yönelik üzüntülerini dile getirdi. DYP'de fesihler ve hukuk dışı davranışlar nedeniyle huzursuzluk yaşandığını ve teşkilatların mahkemelere başvurduğunu anımsatan Menteşe, fesih yetkisinin GİK'e ait olduğunu belirtti. Menteşe, "Feshedilen teşkilatlar mahkemeye başvurmaktadır. Bu büyük partiyi mahkeme kapılarından kurtarmak ve sorunu GİK'te çözmek için 19 arkadaşımız genel başkana çağrıda bulunmuştur. Ama başkanımız gelmedi. Biz istedik gelsinler. Bu fesihler mahkemelere gitmesin. Tek vücut olarak bu toplantıdan çıkalım. Bir fırsat kaçtı" dedi. Tüzüğe göre GİK'in 15 günde bir toplanmasının gerektiğine de işaret eden Menteşe, 18 Nisan seçimlerinden bugüne kadar GİK'in bir kez toplandığını anımsattı. Kendilerinin partiyi tahrip etme, dayatmada, tertipte bulunma değil toparlamak amacında olduğunu kaydeden Menteşe, partinin büyümesini, kongrelerin usülüne uygun yapılmasını, küskün sayısının artırılmamasını istediklerini vurguladı. Çiller'i destekleyenler ise toplantının yasal olabilmesi için 21 üyenin katılımının gerektiğini, bu nedenle 19 üyeli toplantının yasal olmadığını ve karar alınamayacağını bildirdi.
Akşener'den açıklama
Muhalifler resmi toplantı yapılamadığı için kendi aralarında sohbet etti. Akşener, Nahit Menteşe ve Necmettin Cevheri'yi işaret ederek, "Ben sizler gibi bu partiye uzun yıllar emek vermiş biri değilim. Ancak Demokrat Parti'ye oy verdiği için eltileri tarafından dövülen bir annenin kızıyım. Şimdi partime olan borcumu ödüyorum" diye konuştu. Daha sonra muhalifler arasında, GİK'in Genel Başkan Çiller tarafından toplantıya çağırılması halinde 'katılmama' eğilimi ağırlık kazandı. 19 üyenin katılmaması durumunda 38 kişilik Genel İdare Kurulu toplanamıyor. (Radikal)


(CUMHURİYET GAZETESİ)
Çiller GİK'ten kaçtı
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller , 19 Genel İdare Kurulu (GİK) üyesinin ''olağanüstü toplantı'' çağrısını, programı olduğu gerekçesiyle geri çevirdi. DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gölhan , muhaliflerin çağrısına ''Maalesef bu talebin yerine getirilmesi mümkün değil. Genel başkanımızın daha önceden belirlenen programları var'' diye olumsuz yanıt verdi. Çiller de genel merkeze gelmemeyi yeğledi.
DYP'de muhaliflerin, İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin teşkilatlara dönük atama ve fesihler hakkında verdiği yürütmeyi durdurma kararının değerlendirilmesi için 19 imzayla toplantıya çağırdığı GİK'e Çiller gelmedi. Bunun yerine dün basın toplantısı düzenleyen Mehmet Gölhan, GİK'in Çiller'in hazırlayacağı bir program çerçevesinde toplanabileceğini ileri sürdü. 'Başkan Çiller' GİK'in toplanması için Çiller'in başkanlık etmesi gerektiğini belirten Gölhan, 21-22 kişinin bir araya gelerek toplanmasının bir anlam ifade etmediği görüşünü savunarak ''Herkesin hedefi aynı, bir noktada birleşilir'' dedi. Siyasi Partiler Yasası gereği, genel başkanın seçildiği kongreden bu yana 3 yıl geçtiği ve Çiller'in görev süresinin bugün dolacağı anımsatılarak genel başkanın münfesih sayılıp sayılamayacağına ilişkin bir soru üzerine de Gölhan, ''Hayır, aynı şeyi DSP de yaptı. Cumhuriyet savcılığından bir uyarı aldılar ve kongrelerini daha sonra yaptılar. Biz kongreyi zamanında yetiştiremedik, GİK kararı gereği 20 Kasım'da yapacağız'' dedi. Gölhan, DYP'nin bazı il teşkilatlarının aynı gerekçe ile münfesih duruma düştüklerinin anımsatılması üzerine de ''Aynı durum genel başkan için geçerli değildir. Tüzükte öyle bir şey yok'' karşılığını vermekle yetindi.
21 TEMMEZ 1999



(HÜRRİYET GAZETESİ)
DYP Grubu'nda kavga çıktı
DYP Lideri Tansu Çiller'in teşkilat kıyımları, sonunda partide kavga çıkardı. Çiller'e yakınlığıyla bilinen Mardin Milletvekili Metin Musaoğlu ile muhalefetin ağır toplarından Necmettin Cevheri'nin yakını Şanlıurfa Milletvekili Fevzi Şıhanlıoğlu, dünkü DYP Grubu'nda karşılıklı küfür ve haraketler savurarak, kavga etti. Kavga, Musaoğlu'nun Mardin'deki teşkilat fesihlerini savunmasıyla başladı. Kongre sürecinde bu tür fesihlerin doğal olduğunu savunan Musaoğlu, isim vermeden Mardin'de görevden alınan il başkanının daha önceki bağımsız aday Mahmut Duyan'ın amcasının oğlu olduğunu söyledi. Musaoğlu, DYP yönetiminde bağımsız bir adayın kardeşinin bulunmasının doğru olmadığını söyledi. Musaoğlu, partiyi Mardin'de birinci yaptıklarını ve belediye seçimlerini de aldıklarını söyleyince Şıhanlıoğlu, oturduğu yerden, ‘‘Kazanan belediye başkanı da, o dediğin adamın amcasının oğlu’’ dedi. Musaoğlu, buna karşı, Mardin'in şartlarının farklı olduğunu savundu ve sert bir ifade ile konuştu. Şıhanlıoğlu da, ‘‘Sen benimle konuşma. Ben senin muhatabın değilim, gruba konuş’’ deyince, Musaoğlu hakarete başladı. ‘Ulan’ şeklinde karşılıklı sataşmalar sürünce, Şıhanlıoğlu, oturduğu yerden kalkarak, kürsüde konuşan Musaoğlu'nun üzerine yürümek istedi. Milletvekilleri, Şıhanlıoğlu'nu sakinleştirmek için dışarı çıkardı.
SAFLAR NETLEŞİYOR
Mardin'deki teşkilat çatlağı büyüyor. Dün grupta kavga olurken, Nusaybin İlçe Başkanı Hacı Süleyman istifa ederek, Çiller'e darbe indirdi. Mahmut Duyan da, Mardin İl kongresini Çiller'e karşı alacaklarını belirterek, il başkanlığına aday olacağını açıkladı.
Yapmayın arkadaşlar
İki milletvekili birbirine küfürler ederken, Çiller sessizce izlemekle yetindi. Ancak kavgadan sonra Şıhanlıoğlu ve Musaoğlu'nu odasına çağırarak, birdaha böyle birşey yapmamaları konusunda uyardı. Yapıcı bir şekilde milletvekillerine barıştırmaya çalışan Çiller, bu tür tartışmaların olabileceğini, ancak kimsenin birbirini kırmamasını istedi. Şıhanlıoğlu da, bu tür konuşmalara karşı olduğunu belirterek, ‘‘Böyle şeylere tahammül edemem’’ dedi.

(MİLLİYET GAZETESİ)
Erez: Çiller gidecek
Çiller muhaliflerin partide çoğunluğu ele geçirdiğini söyleyen Yalım Erez, "Bir GİK sonra gider" dedi
Zülfikar Doğan Ankara
DYP'de parti içi muhalefetle birlikte hareket eden ve DYP'ye yeniden döndüğü bildirilen Yalım Erez, önceki gün 19 muhalifle toplanan Genel İdare Kurulu'nun (GİK) ardından Genel Başkan Tansu Çiller'in "tükeniş" sürecinin başladığını söyledi. "Kartaca kurtulacak. Çiller gidecek. Aile şirketi bitecek" diye konuşan Erez, Çiller karşıtlarının GİK'te çoğunluğu sağladığını, bir GİK toplantısı sonra Çiller'in düşürüleceğini iddia etti. DYP'lilerin, son üç - dört yıldır, "Çiller'i müdafaa etmekten, ülkenin sorunlarına yönelik çözüm ve proje üretmeyi, partiyi güçlendirmeyi, kadroları güçlendirmeyi unuttuklarını" söyleyen Erez, "Çiller'in kocasını, Parsadan davasını, Amerika'daki malvarlığını, yatını - katını, Kuşadası çiftliğini müdafaa etmekten ülkeyi ve partiyi unuttu DYP'liler. İyi yönetilen bir DYP iktidarda da, muhalefette de ülkeye hizmet eder. Çiller artık DYP'de genel başkan değil, engel başkan" diye konuştu.
Sağda bütünleşme
Çiller'in sağdaki bütünleşmenin önünde en büyük engel olduğunu belirten Erez şunları söyledi:
"Sağdaki bütünleşmenin önünde iki lider var. Bunların biri gittimi, öbürü de gider. Bunlar birleşik kaplar gibi. Biri puan kaybedince diğerininki artmıyor, onunki de düşüyor. İkisi de yıllardır seçim kaybetmekten iflahları kesildi. Hala duruyorlar. DYP bu hareketi yapsın, Çiller'i partinin başından uzaklaştırsın, altı ayda hem TBMM'de en büyük parti olur, hem de iktidar ortağı olur. ANAP'lı arkadaşlarla da görüşüyoruz, onların da benzer yakınmaları var. DTP'nin kuruluş sebebi yine Çiller'dir." Çiller'in DYP ve Türkiye'nin önünde, "engel" haline geldiğini, mutlaka "götürülmesi" gerektiğini söyleyen Erez, Çiller yüzünden DYP'nin ülke yönetiminden, seçmenden, TBMM içinde diğer partiler tarafından dışlandığını, tecrit edildiğini "yok sayıldığını" belirtti. Partinin politika üreten kurumlarının "işlemez" durumda olduğunu kaydeden Erez şöyle konuştu: "Bu parti kötü yönetiliyor. Aile şirketi gibi. Benim ihracıma neden olan da bu yapıya itiraz etmemdir. Çiller ve kocasından bu parti, bu partiye gönül verenler bıktı artık. Kimse GİK'te 19 imzanın bulunacağına da inanmıyordu. Bulundu. Karar sayısı sağlandı. Aslında üç - dört arkadaşımız daha var, imzalarda görünmeyen, toplantıya gelmeyen, Toplantılar devam edecek. DYP Genel Başkan ve eşinin talimatlarını yerine getirmekten bıktı artık. 40 kişilik GİK'in 23 üyesi istifa etmiş, yerlerini doldurmaya 17 yedek bile yetmiyor. GİK'teki 37 kişiden 19'u artık Çiller karşıtıdır ve çoğunluk ellerindedir. 80 il başkanı görevden alınmış, yerlerine getirilen 15'i daha görevden alınıyor. DYP sokakta politikayla yönetilemez. Partinin kurumları vardır, gelinir ne gerekiyorsa GİK'te yapılır. Biz de onu yaptık, bu bir DYP'yi kurtarma ve kadro hareketidir. Kongre sürecine girildiğinde genel başkanlığa kendine güvenen aday olur. O bugünün meselesi değil. Ben güveniyorsam, ben de aday olurum. Ya da bir ismin etrafında birleşilir, bütünleşilir. Ama bugünün meselesi, Çiller ve eşinin partinin başından uzaklaştırılması, merkez sağda bütünleşmenin sağlanması, DYP'nin gerçek kimliğine, kavuşturularak, ülke meselelerine çözüm üretmeye başlamasıdır."
Dışa dönük çalışacak...
Milletvekili sayısının az ancak dışardan getirtilen izleyici sayısının fazla olduğu DYP Meclis Grubu toplantısında konuşan DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, önceki gün kendisine rağmen 19 muhalifin GİK'i toplamalarına yumuşak bir yanıt verdi. Olaydan sonra ilk kez açıklama yapan Çiller, "Şimdi dışa dönük çalışma zamanı. Bunlar her zamankinden daha önemli. Millet bizden bunu bekliyor, DYP'nin iktidarını bekliyor. Türkiye'nin artık tek umudu vardır o da DYP'dir. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu kadrolar, birikim, deneyim, cesaret hepsi burada" dedi. Çiller, Uluğbay'ın intihar girişimiyle ilgili olarak da, "Konu meşhur tekerlemeye döndü. Hani balta nerede, suya düştü, su nerede inek içti, inek nerede, dağa kaçtı, dağ nerede, yandı bitti kül oldu denir ya onun gibi" diye konuştu.

ANA SAYFA // Güncel // DYP İLE İLGİLİ TRT NET HABERLERİ / / Teşkilat haberleri / / Ankara Mitingi